This
article is dedicated to all the people
who made of the film The Gravity (2013).
2012 yılı Ağustos ayında
Yerçekimi (The Gravity-2013) filminin gösterime gireceği belliydi. Ben de Tess
Gerritsen tarafından yazılan Uluslar arası Uzay İstasyonunda (ISS) geçen ve
Türkçe’ye “Yörünge” ismiyle çevrilen bu okumuş olduğum aynı isimli romanı çok
beğenmiştim. Yörünge (The Gravity) romanını geçen yıl (2012) blogumda da
tanıtmıştım. (Linki burada). Hatta bu roman keşke filme uyarlansa diye
düşünüyordum. O dönemlerde çekim aşamaları devam eden ve fragmanı bile
bulunmayan Yerçekimi (The Gravity) filmi için basit bir macera-bilimkurgu filmi
olur herhalde diye düşünmüştüm. Yanılmışım…Filmi 3D bir sinemada seyrettiğimde,
Avatar’ın yönetmeni James Cameron’un söylediği gibi ben de hayranlıkla
bakakaldım.
Yerçekimi, neredeyse eksiksiz olan,
olağanüstü görsellikle dolu harika bir film. Bu yazı, bu filme emeği geçen
herkese adanmış olup seyredeceklere tavsiye niteliğinde taraflı bir yazı
olacaktır. Yazıda filmin konusu, bu filmi niçin seyretmeniz gerektiği, daha
sonra eklenmek üzere de film hakkında eleştiriler, filmin yapım aşamaları,
meraklısı için ilgili diğer linkler gibi konu başlıkları olacak.
Blog Notu: Resimlerin üstüne tıklayarak resimleri büyütebilirsiniz.
YERÇEKİMİ (The Gravity) FİLMİNİN KONUSU:
Film, uzayla ilgili şu çarpıcı bilgilerle
başlıyor: Dünya gezegeninin 600 km. yukarısında sıcaklık, +125 ile – 100
Celcius dereceleri arasında gidip gelir. Sesi taşıyacak hiçbir şey yoktur. Hava
basıncı yoktur. Oksijen yoktur. Uzayda yaşam, olanaksızdır.
Explorer isimli uzay mekiği, dünyanın
üstündeki uzay boşluğundaki yörüngede görevdedir. Bu mekikte görevli olan Dr.
Ray Stone (Sandra Bullock), görev komutanı Matt Kowalski (George Clooney) ile
birlikte Hubble Uzay Teleskopuna bir tarama sistemi monte etmeye ve dünyaya giden
veri akışını düzeltmeye çalışmaktadır. Hemen yakınlarındaki diğer astronotların
yüzlerini göremeyiz. Dr. Ray’in kısmen bir fiziksel rahatsızlığı, kısmen de
görevdeki acemiliği göze çarpmaktadır. Bunlardan daha önemlisi ise _daha
sonradan öğreneceğimiz üzere_ yakın bir zamanda çocuğunu kaybetmiştir. Kowalski
ise uzayda deneyim sahibi, artık son uçuşuna çıkmış, zor durumlarda bile espri
yapabilen bir görev adamıdır.
Houston (NASA) ile iletişim halindeler iken
Rusların yörüngedeki kendi uydularını bir füzeyle vurdukları haberi gelir. Kısa
bir süre sonra ise kötü haber gelir. Vurulan uydunun parçaları, uzayda gezinen
diğer çöp cisimlerin kendi yörüngelerinden kopup yüksek hızla uzay boşluğunda
dağılmalarına neden olmuştur. (Kessler Effect-Kessler Etkisi)
Bu durum ise Explorer mekiği ile Hubble
teleskopunun parçalanmasına ve diğer astronot arkadaşlarının ölümüne neden
olur. Elbiseleri üzerindeki çok sınırlı oksijen kapasiteleri ile hayatta kalan
bu ikili için zorlu yaşam mücadelesi başlamıştır. Nefesleri kesen bu mücadelede
yörüngedeki diğer Uluslar arası Uzay İstasyonu’na (ISS)_ eski ismiyle Rusların Soyuz
İstasyonuna_ ya da Çin Uzay İstasyonu’na kurtulmak için ulaşmaları mümkün
olabilecek midir?...
YERÇEKİMİ
(THE GRAVITY-2013) FİLMİNİ NİÇİN SEYRETMELİSİNİZ?
1.
Abartısız olarak uzayla ilgili şu ana kadar
yapılmış en gerçekçi, en iyi filmlerden biri olduğu için…
Filmin Fragmanı
2. Gerçek hayata ve günümüz bilimine en yakın
olan; batıda “Hard-Science Fiction” şeklinde isimlendirilen “bilime dayalı
bilimkurgu”nun en kaliteli örneklerinden birini seyretmek için…
3.
Kendinizi gerçekten uzaydaymış gibi
hissetmeniz için… Uzaya gidemeseniz de bir astronot gibi uzay boşluğunda
bulunmanın nasıl bir şey olduğunu sanal olarak yaşamak için…
4.
Uzaydan dünyanın nasıl hem bu kadar
harikulade, hem de nasıl bu kadar uzak ve erişilmez göründüğünü anlamak için…
5.
Filmi beğenen çok sayıda izleyicinin ve
eleştirmenin yanılmadıklarını görmek için…
6.
Daha şimdiden İnternet Movie Data Base (IMDB)
sitesinin puanlamasına göre 8.6 gibi oldukça yüksek bir puan aldığı ve şimdiden
kült filmler kategorisine girmeye aday olduğu, bence en iyi bilimkurgu filmleri
sıralamasında hep en yükseklerde bulunacağı için…
7.
3 Boyutlu film teknolojisinin (3D) bu filme
ayrı bir karakter kattığı ve filmle çok uyumlu olduğu, böylelikle filmi izleme
zevkini katladığı için…
8.
Basit denebilecek bir hayatta kalma senaryosu,
uygun çekim teknikleri ve abartısız iki oyunculuk ile de çok iyi bir film
çekilebileceğini görmek için…
9.
Yönetmen Cuaron’un 4.5 yılını alan ve ona “Artık
bundan sonra uzayda geçen bir film yapmam” dedirten; 100 milyon dolarlık yüksek
bütçeli ve teknolojinin en son çekim tekniklerini kullanan Oscar’a aday olması çok
muhtemel güzel ve nefes nefese bir film görmek için…
10.
George Clooney’in kısa, tebessüm ettiren rolünü
görmek ve neredeyse filmi tek başına götüren Sandra Bullock’un etkili
oyunculuğunu görmek için…
BU FİLM SEYREDİLMELİDİR….ÖZELLİKLE DE 3D SİNEMADA…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder